cover

Konuşmacılar

   Prof. Vinker Shlomo

   Tel Aviv, Israel     

 

 

 

 

 

Short Cv:                  

54 years old, married with four children, living in Ashdod, Israel

Full Professor in Family Medicine, Vice Dean for community teaching, and Chair of the Department of Family Medicine (2006-2011, 2016-)Sackler School of Medicine, Tel Aviv University, Tel Aviv.

Chief Medical Director of Leumit Health Services since 2015.

An active family physician, working in an urban clinic in the city of Ashdod, Israel.

Chairman of the Israeli Association of Family Physicians since 2009.

Executive board member of EGPRN (European General Practice Research Network) and Executive board member of WONCA (world organization of family physicians) EUROPE

Published about 200 research articles in peer review medical journals. My main research interest is in chronic diseases management in primary care.


Prof.Dr. Yeşim Tunçok

İzmir, Turkey

 

 

 

 

 

Kısa Özgeçmiş
 

Prof.Dr. Yeşim Tunçok 1987 Yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun oldu. 1989-1993 arasında Dokuz Eylül Üniversitesi Tıbbı Farmakoloji Anabilim Dalında uzmanlık öğrenimini yaptı. 1991-1992 arasında ABD’de Cincinnati Üniversitesi Acil Tıp Anabilim Dalı Klinik Toksikoloji bölümünde “visiting fellow” olarak çalıştı. 1999’da TÜBİTAK bursu ile ABD’de Minneapolis Research Foundation Center’da sigara bağımlılığında nikotin aşısı geliştirme konusundaki deneysel araştırmalarda görev aldı. 1996’da “Doçent”, 2002’de “Profesör” ünvanını aldı. Halen Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı’na bağlı Klinik Toksikoloji ve Klinik Farmakoloji Bilim Dallarında öğretim üyesi olarak çalışmaktadır. Avrupa Birliği 7. Çerçeve programlarından ECRIN-IA projesinin Türkiye ortağı olan Dokuz Eylül Üniversitesinin proje koordinatörlüğünü yaptı. Bu proje kapsamında YÖK onayıyla Eylül 2012’de kurulan Ulusal Klinik Araştırma Altyapı Ağı (TUCRIN) Uygulama ve Araştırma Merkezi müdürüdür. Türk Farmakoloji Derneği, Klinik Toksikoloji Çalışma grubu kurucusudur. Türk Farmakoloji Derneği Klinik Farmakoloji Çalışma Grubu yürütme kurulu üyeliği ve başkanlığı yaptı. Eylül 2016’dan bu yana Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin araştırmadan sorumlu Dekan Yardımcısı olarak görev yapmaktadır. Klinik Toksikoloji ve Klinik Farmakoloji alanında çok sayıda ulusal ve uluslararası araştırma makalesi vardır.      
 

Konuşma Özeti
  
KLİNİK ARAŞTIRMALAR Dünya Sağlık Örgütü(WHO) tanımına göre klinik araştırma, sağlık ile ilişkili bir ya da birden fazla girişim uygulayarak, bu girişimin sağlık çıktıları üzerine etkilerinin araştırıldığı, insanlar üzerinde yürütülen prospektif çalışmalardır. Klinik araştırmalar, insan sağlığına katkı sağlama, tıbbi bilgi/deneyim birikimi ve paylaşma, biyomedikal alanda bilimsel ve idari altyapıyı güçlendirme, teknolojik inovasyon, üretim ve yatırım kapasitesini geliştirme amacıyla yapılır.

Tarihte İlk Klinik Araştırmalar Babil Kralı Nebuchadnezzar dönemi (MÖ 562): Nebuchadnezzar sadece et ve şarap ile beslenmesini istediği grubu, sadece baklagil ve su ile beslenen diğer grup ile karşılaştırmış ve 10 gün süresince sağlık durumlarını izlemiştir. Roma dönemi: Köleler üzerinde panzehir denenmiştir. İbni Sina(1020): “Tıp Kanunu” kitabında önce hayvanlar daha sonra insanlar üzerinde gerçekleştirdiği klinik deneyleri anlatmıştır. Ambroise Pare(1537): Savaş yaralarının terebentin, gül yağı ve yumurta sarısı karışımı ile tedavisini standart tedavi yöntemi ile karşılaştırmıştır. James Lind(1747): Skorbüt tedavisi için ilk kontrollü klinik çalışmayı yürütmüştür. Skorbüt hastası 12 gemiciyi 2’şerli olarak 6 gruba ayırmıştır. Gruplara “1 litre elma suyu”, “25 damla sülfirik asid”, “günde 3 kez 2 yemek kaşığı sirke”, “günde 4 kez yarım bardak deniz suyu”, “hardal çekirdeği, sarımsak ve sarı sakız içeren karışım” ve “2 portakal ve 1 limon” tedavilerini uygulamıştır. Bulgulara göre elma suyu içen denizcilerin hafifçe iyileştiği, portakal ve limon yiyen denizcilerden birinin 6 günde işine geri döndüğü, portakal ve limon yiyen denizcilerden diğerinin de hastalara bakıcılık yapacak kadar iyileştiği saptanmıştır. C vitamini içeren meyvelerin skorbüt tedavisinde etkili olduğunu gösteren ilk bilimsel araştırma olarak tarihte yerini almıştır. Dünyada ve Türkiye’de Klinik Araştırma Sayıları ClinicalTrials.gov güncel verilerine göre 2000 yılından günümüze kadar kayıtlı ve dünyada yürütülen toplam klinik araştırma sayısı 266,768’dir. Türkiye verilerine bakıldığına yürütülen toplam klinik araştırma sayısının 2,833 olduğu görülmektedir. 2014 yılında kullanıma açılan “TİTCK Klinik Araştırmalar Portalı”na kayıtlı toplam klinik araştırma sayısı 1,161’dir. Bu sayılara göre dünyada yapılan klinik araştırmalardan Türkiye’nin payı çok azdır. Klinik Araştırmalarda Temel İlkeler 13 Kasım 2015 tarihli İyi Klinik Uygulamaları Kılavuzu’nun 3. maddesi “İyi Klinik Uygulamalarının Temel İlkeleri” göre klinik araştırmalarda; • Gönüllülerin hakları, sağlığı ve mahremiyeti korunmalıdır. • Araştırmadan elde edilen veriler güvenilir olmalıdır. • Araştırma akılcı ve gerekli olmalıdır. • Bağımsız bilimsel ve etik inceleme olmalıdır. Araştırma etiğinin insanlar üzerinde yapılan araştırmalarda ortaya çıkabilecek etik sorunların çözümüne yönelik getirdiği temel ilkeler; “kişiye saygı(özerklik)”, “yararlılık”, “zarar vermeme”, “adalet”, “dürüstlük” ve “toplumsal fayda”dır. Klinik Araştırma Etiği ve Yasal Düzenlemelerin Kronolojisi Tetikleyen Olay Etik Düzenleme İbni Sina, Tıp Kanunu(1020) James Lindt, Skorbüt Çalışması, 1747 Claud Bernard(1865) Albert Neisser’in Sifiliz Deneyleri(1898) Prusya Direktifi(1900) Sülfonilamid eliksiri (etilen glikol trajedisi, 1937) FDA Yasası, 1939 Nazi Deneyleri(1945) Nuremberg Kodu(1947) Talidomid Faciası(1957-1962) Helsinki Bildirgesi(1964) ABD’de Ulusal Araştırma Yasası(1974) Sifiliz Çalışması(Tuskegee Olayı), 1932-1973 Belmont Raporu(1979) GCP (İKU) İyi Klinik Uygulamalar(1990-1996) CIOMS Uluslararası Etik Kılavuzları 1982, 1993, 2002 Avrupa Birliği Direktifi 2001-2005 Avrupa Birliği Regülasyonu-2014 Nuremberg Kodu-1947 Amerikan Tıp Derneği(AMA) tarafından yayımlanan 10 ilkeden oluşur: 1. Araştırmalarda kişinin gönüllü onayı gereklidir. 2. Araştırma toplumun yararına yapılmalıdır. 3. Deney hayvan çalışmalarına dayandırılmalıdır. 4. Fiziksel ya da mental hasara yol açmamalıdır. 5. Ölüm veya kalıcı sakatlığa yol açan araştırmalar yapılmamalıdır. 6. Risk/zarar değerlendirmesi yapılmalıdır. 7. Ölüm, sakatlık ve yaralanma olasılığına karşı önlem alınmalıdır. 8. Bilimsel olarak yetkin ve deneyimli araştırmacılar tarafından yapılmalıdır. 9. Gönüllü istediği zaman çalışmadan ayrılabilmelidir. 10. Araştırmacı yaralanma, ölüm veya sakatlanma öngörürse araştırmayı durdurmalıdır. Helsinki Bildirgesi-1964 Dünya Tıp Birliği(WMA)’nce kabul edilmiş “İnsanlar Üzerinde Yapılan Tıbbi Araştırmalarla İlgili Etik İlkeler”in (son güncelleme: 2013) gereklilikleri: 1. İnsan araştırmalarının gerekliliği 2. İnsana saygı, sağlığın ve hakların korunması 3. Yetkin araştırmacılar ve hekimin sorumluluğu 4. Yarar beklentisi 5. Zarara karşı önlem 6. Yararın riskten fazla olması 7. Araştırma protokolü hazırlanması 8. Etik kurul incelemesi 9. Gizlilik ve mahremiyet 10. Gönüllü bilgilendirilmiş olur alma 11. Plasebo kullanımı 12. Araştırma sonrası olanaklar 13. Araştırmanın kaydı ve sonuçların paylaşılması Belmont Raporu-1979 ABD’de yayımlanan Belmont Raporu, biyomedikal ve davranışsal araştırmalar için temel etik ilkeleri saptamıştır: • Bireye Saygı (Bilgilendirilmiş Olur ve onay) • Yarar Sağlama (Risk/Yarar Değerlendirilmesi) • Adaletli Karar (Gönüllü Seçiminde Dürüstlük ve Eşit Dağılım) İyi Klinik Uygulamaları(İKU) İnsanlar üzerinde yapılacak olan klinik araştırmaların tasarımı, yürütülmesi, kaydedilmesi ve raporlanmasına ilişkin etik ve bilimsel bir kalite standardıdır. Araştırmaya katılan gönüllülerin hakları, sağlığı ve mahremiyetlerinin korunduğu ve araştırmadan elde edilen verilerin güvenilir olduğuna dair topluma güvence verir. İKU’nun amacı, Avrupa Birliği, Japonya ve ABD‘de klinik verilerin uluslararası karşılıklı kabulünü kolaylaştırmak için tek bir standart sağlamaktır. Temeli Helsinki Bildirgesi’ne dayanır. Avrupa Birliği Klinik Araştırmalar Regülasyonu 16 Nisan 2014 tarihinde yayımlanan regülasyonun (Regulation (EU) No 536/2014 of the European Parliament and of the Council of 16 April 2014 on clinical trials on medicinal products for human use, and repealing Directive 2001/20/EC) uygulamaya 2019 yılında girmesi beklenmektedir. Sonuç Uluslararası yasal ve etik düzenlemelerin amacı; klinik araştırmaların İKU kurallarına göre yapılarak gönüllülerin sağlık ve esenliğinin korunmasıdır. Ulusal açıdan ise ülkemizde Avrupa Birliği yasal düzenlemelerine uyumlu ulusal mevzuat mevcuttur.